1990 yılında dünyaya gelen Dilara Fındıkoğlu, lise hayatını da Türkiye’de geçirdikten sonra İngiltere’deki dünyaca ünlü moda okulu Central St. Martins’den kabul alıyor ve oraya
Aydınlanmanın habercisi, karanlık hislerin yaratıcısıdır. “Bugün bir geçsin düşünürüz” dünyasında, “her şey olacağına varır” rüyasından uyan. Olacakları önceden tahmin etme gibi bir
Miguel de Cervantes’in “aylak” okuyuculara sunduğu Don Kişot’un 400 yıl önce atını mahmuzlayıp zamanın sınırlarına atıldığında, onları 21. yüzyıl okuyucularına kadar ulaşacağını
Çocukları yoktu artık, güzeller güzeli sevgilisi yoktu artık… Namı yoktu, yiğitliğine yakılmış şarkılar okunmuyordu artık. ‘Herakles’ efsanesi bir anda yerini lanete bürümüştü.
Yazdıklarımın okuyucusunun belirli (kısıtlı) bir kitlesi olduğunun farkındayım. Gerek yazdıklarımdan gerekse ilgi çekiciliği düşük olan konulardan kaynaklı olsa gerek. Veya belki de
Bu yazımda şiirselliği ve görsel estetiği filmlerinde her zaman ön plana koyan sinema tarihinin en önemli yönetmenlerinden birisi olan Andrei Tarkovsky’nin unutulmaz
Anıtkabir, Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebedi istirahatinde na’şının bulunduğu yerdir. Anıtkabir’e neredeyse imkanları doğrultusunda çoğumuz gitmiş,