Stephen King, akla hayale sığmayacak yaratıcı konular oluşturmakta ne kadar ustaysa, klişeler üzerine yazarken de dudaklarımızı uçuklatacak derecede üst düzey kalem gücüne
Agatha Christie polisiye denince aklımıza gelen ilk yazarlardan birisi. "Doğu Ekspresinde Cinayet" isimli kitabı en ünlü ve akıcı kitaplarından birisi. Bu yazıda
Carl Schmitt'in "değersizliğin belirlenmesi, değersizliğin yok edilmesi demektir" cümlesini okuduğumda aklıma Frankenstein romanı, Yaratık gelmişti. Belirlemek; sınır çekmek, tanımlamak...
Mistik efsaneler ve lanetli hikayelerin her birinin bir doğuşu vardır. Bu zamana kadar yazılmış/çekilmiş çoğu eserde genel kalıplarla bu hikayeyi gördük. Elbette
William Shakespeare’in 1604-1605 yılları arasında yazdığı düşünülen Kral Lear, dönemin dinamikleriyle maskelenen bir çöküş hikayesini anlatır bizlere –edebiyatın kültürle iç içe olduğu düşünülürse tam da yerinde bir yorum
Günahın Üç Rengi; son zamanlarda adından sıkça söz ettiren, başarılı bir psikiyatrist Gülseren Budayıcıoğlu’nun 2008 yılında çıkardığı gerçek hayat hikayelerden oluşan bir