İbrahim Akgün
Yeni bir akım: Ajdacılık
Oynadığı reklam filminde bir replik vardı: “Sadece genç olanların değil, kendini genç hissedenlerin de…” diye giden bir sloganı seslendiriyordu.
Metin yazarlarını tebrik ederim. Bu söz ile artist kesinlikle uyum içinde ve Ajda Pekkan için daha akıllıca bir cümle ile kullanılamazdı.
Bu cümle bile onun her devrin starı olabileceğinin kanıtı sayılabilir.
Efendim, biliyorsunuz çok detaya inmeden, diskografi ve biyografi niteliğinde değil, aşırı hayranlığımı ifade ettiğim yazılar ile starları anıyorum. Bu kez de böyle olacak.
Yani yanıltmadım…
Ajda Pekkan’ı en iyi birkaç sıralı kelime ile anlatmak istesem; azim, disiplin ve mücadele demem yeterli olacak herhalde.
Camiaya girdiği andan itibaren, değişim, güncele ayak uydurma ve tarz yaratma faaliyetlerini başarı ile sürdürmüş bir isim o.
Yani Ajda Pekkan inovasyonun ta kendisi…
Ajda Pekkan her gün 2 saati bulan şan dersleri ile, kostüm provaları, titizliği ve şaşmayan sporu ile yerine layık bir isim.
Seyircisine ve en önemlisi kendisine ve yoluna olan saygısı ile bunu başarıyor.
Ajda Pekkan popüler bir akım ya da genel geçer değil. En başından beri bir sanatçı. Detone olmayan, sağlam okuyan ve rengi olan bir şarkıcı.
Batı aranjmanlarını en iyi taşıyan ve kültürümüze uyarlayan bir isim.
75 yaşında bir kadın olarak hala dopdolu konserler vermek, konser başına yüz binler kazanmak ve stilini geliştirerek korumak büyük başarı.
Dünya çapında verdiği konserler ve aldığı ödüller ile de “Süperstar” sıfatını hak eden biri. Fransa, Amerika ve İran konserleri dillere destan. Hatta Youtube’da 70 yıllarda gerçekleşen İran konserini izlemenizi rica edeceğim ki canlı okurken bu hakimiyete şaşıp kalınız diye. Ardından Ajda Pekkan’a bir daha hayran olunuz diye…
Gelelim geçmiş çalışmaları ve her şeyine hayran olduğum Ajda Pekkan’ın yeni albümüne. Ajda isimli albümü çıkalı henüz bir hafta oldu ve iTunes ve diğer platformlarda tüm listelerde bir numara. Yani “number one”, efendim.
Yaklaşık 850 Bin TL ye mal olan ve birbirinden usta isimler ki bu isimlerden bazıları büyük söz yazarı-besteci Şehrazat ve Türkiye’nin alanında en tepedeki ismi aranjör, usta müzisyen Ozan Çolakoğlu olmak kaydı ile daha birçok isimle çalışarak çıkardığı albümüne hayran kaldım. Soundlar yıkılıyor! Şarkılar yıkılıyor! Ses zaten efsane… Yine aranjör Alper Atakan’ın aranjörlüğünü yaptığı “Bilebilirsin” adlı şarkısı Şero’nun “Bi’Tık”‘ın dan sonra en sevdiğim ikinci şarkı. Kıpır kıpır, cıvıl cıvıl… Şehrazat’a haddim olmayarak Şero demeyi keşfettim de…
Tüm bunların ışığında yıllardır dilime doladığım bir söz var. Hatta bir akım. Yani en azından benim akımım. Bence bunun ülke çapında bir akım olması da bence çok faydalı olacaktır. Ajdacılık!
Evet yanlış okumadınız Ajda Pekkan bir akım olmalı. Olmalı ki disiplin, değişim, ve yenilenme moda olsun.
Ömrü uzun, sanatı sonsuz olsun.
Sizi seviyorum Ajda Hanım…
