Bir Yetenek Timsali: Tina Spratt

Doğuştan gelen yetenek diye bir şey var mı yoksa herhangi bir çalışma olmadan yetenek sadece içi boş bir kelime midir?

Tina Spratt bu soruyu kendi hayatıyla çok net bir şekilde cevaplamıştır. İngiliz sanatçı çocuk yaşlarda fark ettiği çizime olan yatkınlığını bir resim kursuna giderek taçlandırmış ve yıllarca süren eğitimin ve çalışmanın sonunda ülkesinin önde gelen çağdaş gerçekçi figüratif sanatçılarının yanında hızla yerini almıştır.

Uzun süre sanatla iç içe geçen eğitim hayatından sonra mezun olup ressam olarak yolunu çizmeye karar verdi. Bu kararından sonra çok geçmeden ilk kişisel sergisini açtı ve daha serginin ilk haftasında yağlı, pastel olmak üzere 27 tane tablo satarak sanat dünyasında bütün gözlerin ona dönmesini sağladı.

Eserlerini kadın formunun zarif gösterimlerini baz alarak yapmaktadır. Her tablosunu sanki gün içinde çekilmiş sıradan bir fotoğraf karesi gibi göstererek adeta gözlerinizi ve sanata aç tarafınızı doyuruyor.

“Sadece onu temsil etmek istemiyorum ama bir şekilde derisinin altına iniyorum, böylece dokuları hissedebiliyorum ve resmini yaptığım kişinin ruh halini hissedebiliyorum.” Diyen Tina’nın eserlerinde yapmayı sevdiği sanat oyunları; ışıkla oynamak, resmi katlandırmak ama en önemlisi resmin hikayesini ilk bakışta derinlemesine anlatabilmektir.

As The Light Fades, oil on line, 32″ x 22″

Tina’nın kariyeri boyunca başarıları fazladır ama bugün özellikle ele alacağımız 2019’daki çalışması orijinal adıyla “As The Light Fades” dilimize çevrilmiş haliyle “Işık kaybolurken” dir. Bir yağlı boya tablosu olan “Işık kaybolurken” sanatçının tanınırlığını daha çok arttıran eserlerindendir. Eserde bir kadın çalışmaktan yorgun düşmüş o yüzden biraz kestirmek için yatağın ortasına doğru uzanmış gibidir. Sanatçının sevdiği gibi ışık oyunları yapılmış ve yüzü ile göğsü diğer yerlere göre daha aydınlıktır. Bir yağlı boya tablosundan çok çekilmiş bir fotoğraf karesini andıran bu resim “belki de gerçekten idealar dünyasından gelmedir” dedirtecek kadar muazzamdır. Sanatçı yeteneğini bu resimle bir kez daha gözler önüne sermiş ve bütün takdirleri toplamıştır.

Sanat, göz zevkinin ötesinde eksik kalmış taraflarımızı tamamlayan, bizi hayatın sürüklediği monotonluktan kurtaran ve yaşamın göremediğimiz güzelliklerini gösteren sahici bir araçtır. Sanat, cesaret işidir. Ve herkes bunu yapacak kadar yürekli değildir. Bu işe kalkışan ve kalkışacak herkese teşekkür ederiz. Başka bir yazı da görüşünceye kadar sanatla kalın!

Görsel Kaynakçası: