The Silence Film İncelemesi

Post-apokaliptik filmlerin genelde konu aldığı felaketin yaşanmasından birkaç sene sonrasında geçmesinin bir sebebi var. Eğer elinizde yeteri kadar kuvvetli materyal yoksa aradaki boşluğu dolduramazsınız. Kitaplardan örnek verecek olursak en başarılı örneği yakın zamanda Kafes ile Josh Malerman verdi. Kitabın iki ayrı zaman dilimi arasında gidip gelmesi bize hem olayların başlangıcını hem de asıl tehlikenin yaşandığı kısmı ritmik bir şekilde sunuyordu. Film olarak da A Quiet Place’i örnek olarak gösterebiliriz. Film, olayların başlangıcının kısa bir süre sonrasında başlıyor, ilk sahneden sonra da daha ileriye yol almayı tercih ediyor. Anlatılacak konunun dar olması önemli değil, asıl önemli olan nasıl anlatıldığı. A Quiet Place doksan dakikada elindeki konuyu şekillendiriyor ve sonuca kavuşturuyordu. Devamını Oku