Dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca kişiden oluşan fan kitlesiyle, sektördeki baskınlığını inkar edemeyeceğimiz Marvel Entertainment, sahip olduğu bu gücü neyden sağlıyor? Geçtiğimiz günlerde son filmi Spider-Man: No Way Home’la yüz binleri delirten şirketin kazanç politikalarına gelin yakından bakalım.
Öncelikle, Marvel sinematik evreninin tek başına var olmadığını, arkasında koskoca bir çizgi-roman külliyatı barındırdığını hatırlayalım. Dolayısıyla sevenlerinin bir kısmı, burada hatrı sayılır bir kısımdan bahsediyoruz, geçmişte okudukları hikayeleri beyaz perdede görmenin heyecanıyla bu filmleri seviyor, destekliyor ve günden güne daha fazlasını bekliyor. Zaman zaman izleyiciyi tamamen memnun edemese ve aldığı desteğe kıyasla küçük çaplı sayılabilecek linçlere maruz kalsa da genele baktığımızda başarılı sonuçlar elde ettiğini söyleyebiliriz. Yani şirketin elinde tuttuğu en büyük koz çizgi-roman kültürü. Oradan besleniyor ve zora düştüğünde, içerik konusunda sıkıştığında başvurabileceği bir kaynağı hazırda tutmasıyla kendini güvenceye alıyor aslında.
İkinci olarak, dünya çapında sevilen oyuncuları bünyesine alması. Marvel, Robert Downey Jr., Scarlett Johansson, Mark Ruffalo ve daha birçok başarılı ismi, seneler içinde birçok yapımda oynatarak filmlerinin ana taşları haline getiriyor ve seyirciye tutunacak bir dal daha vermiş oluyor. “Çok umutlu değilim ama ….’nın hatrına gideceğim.” diyen insanların sayısı hiç de az değil, hatta sandığımızdan çok daha fazla.
Buna bağlı olarak, başta söylediğim gibi zaman zaman falsoları olsa da, uzun zamandır konsept olarak benimsediği seriler, şirketin bir diğer dayanak kapısı. Çünkü, sizin de bildiğiniz gibi merak unsuru yaratmanın en kolay ve etkili yolu bir filmde ortaya bir sürü mesele atıp hepsini çözüme kavuşturmamak.
Ek olarak, Marvel’ın bu konudaki bir diğer kurnazlığı, ya da artık herkes bildiği için huyu diyelim, süreç boyunca fanları heyecanlandıracak teoriler ortaya salması. Konuya hiç hakim olmasanız da, illa ki bir yerlerde x filmine dair etkileyici ihtimallerin konuşulduğunu, tartışıldığını duymuşsunuzdur. Bu heyecan ve Türkçe’ye yer yer “köpürtme” olarak da çevrildiğini gördüğüm hype durumu izleyiciyi filmlere bağlamak için büyük bir etken. Kısacası, şirket sadece insan kazanmaya değil, onları kalıcı tutmaya, devamlılığı sağlamaya da büyük mesai harcıyor diyebiliriz. Sosyal medyayı sık sık domine edebilmesinin de en büyük sebeplerinden biri bu.
Herkesin dijital araçlara bağımlı yaşadığı bu devirde, dedikodular ortaya salmak, magazini hareketlendirecek içerikler paylaşmak ve artık efsaneleşmiş bir marka olmanın birleşerek yarattığı etki, Marvel’ın elinde hem büyük bir rahatlık hem de sürekli aksiyon halinde kalmayı gerektiren bir sorumluluk. Her ne olursa olsun, aktifliği elden bıraktıkları kısacık zaman dilimlerinin onlara kayıp milyon dolarlar olarak döneceği de su götürmez bir gerçek.
Kısacası, insanların geçmişe ve güzel hatıralara olan bağlılığı, çizgi-roman kültürüne olan sadakatleri, yıldız oyuncuları bünyede tutmak ve sıkı bir çalışma takvimi, şirketin gücünün temel taşları. Bu zamana kadar hep çok konuşuldular, çoğunlukla iyi işlere imza attılar ve öncü olmayı başardılar. Bundan sonra da benzer hatta belki daha yüksek bir ivmeyle devam edeceklerinden şüphemiz yok.