Sizden ricam bu yazıyı Beethoven – Moonlight Sonata eşliğinde okuyunuz.
https://www.youtube.com/watch?v=pVAqHvxz7ao
Sorarım sizlere adalet var mı? Sorarım sizlere para ile karnınızı doyurabilir misiniz? Sorarım sizlere silahınız varken güçlü müsünüz? Sorarım sizlere bir ip yukarı çıkmanıza yardım edebilir mi?
Sorarım sizlere ”Çukur”a düştüğünüzde ip mi kurtarır sizleri, para mı kurtarır sizleri, silah mı kurtarır sizleri?
Hepimiz öğreneceğiz şu sözleri, kazıyacağız aklımıza, hatta ezberleyeceğiz. Eğer anlamazsak bu sözleri hepimiz yok olup gideceğiz.
“Son ırmak kuruduğunda son ağaç yok olduğunda son balık öldüğünde beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak.”
”Şef Seattle”
Ey modern dünyanın beyaz adamları; sözlerim size, sözlerim onlara, sözlerim kendime.
Bu yazıyı okuduğunuz her saniye bir insan yaşamını yitiriyor. Hem de tahmin ettiğiniz ölümlerden farklı. Açlıkla, bazen susuzlukla, bazen de hastalıktan. Biz modern dünyanın beyaz adamları açlığı tanımadık, susuzluğu tanımadık, hastalığı tanımadık. Ama bunların değerini çok iyi bilen insanlar var bu dünyada. Bu zorlukların değerini öğrendiler. Yaşayarak öğrendiler. Çünkü biz onların çığlıklarını duymuyoruz. Çünkü biz pahalı kulaklıklarımızdan gelen ”dayatmaların” esiri olduk. Biz her geçen gün açlıktan yok olan canları duymuyoruz ama her geçen gün artan ”sirk kaçkınlarının” sözüm ona hayatlarını merakla izler olduk. Biz o kadar uzaktayız ki onlardan modern dünyanın beyaz adamları, yürüyerek yaklaşamayız onlara. İnmemiz gerekiyor. Bazen bir çukura bazen de vicdanımız en derin en ücra köşelerine. Eğer ulaşabilirsek en uç noktasına vicdanımızın ve eğer ki bulabilirsek kalan masum yanımızı çocukluğumuzun o zaman anlayacağız, anlayacağız hepimiz eşitiz.
Ne zaman öğreneceğiz hakkını yediğimiz insanlardan yaşamlarını çaldığımızı ya da ne zaman öğreneceğiz altta olanın üstte olandan hiç bir farkı olmadığını, ne zaman öğreneceğiz en saf olanımızın bile bizim yüzümüzden kapkara olacağını, BEYAZ olanla SİYAH olanın aynı olduğunu, +1 ile 0’ın aynı olduğunu ne zaman öğreneceğiz?
Hay tres clases de personas: los de arriba, los de abajo, los que caen.
”David Desola”
Yukarıda olanların suçu yok,
Aşağıda olanlar günahsız,
Suç düşenlerde, bir yerde göz yumanlarda.
Düşen mi olacaksın?