Anda Kal

Şu an tam olarak neredesiniz?

Bulunduğunuz anda mı yoksa akşam yediğiniz yemekte mi? Veya dün yaşadığınız bir olayda mı? Durup kendinize bu soruyu sorduğunuzda zihniniz nerede oluyor veya ne yapmak istiyor? Bunun cevabını düşündüğünüzde aslında birçoğunuz bulunduğunuz anı yaşamadığınızı fark edeceksiniz.

“Anı yaşamak” diye bir tabir vardır, bilirsiniz. Anı farkında olarak yaşamak. Peki sizce hayatımızda kaç anı o anda kalarak yaşıyoruz? Geç kalmadan, tüketmeden, farkında olarak. Çok azını dediğinizi duyar gibiyim. Ne gerçekten sohbet ediyoruz, ne gerçekten müzik dinliyoruz, ne de gerçekten araba kullanıyoruz. Kendinizi sohbet ederken düşünün veya yemek yerken, ya aklınız başka bir yerde oluyor ya da başka bir şeyle ilgileniyorsunuz.

Hiçbir zaman veya hiçbir durumda tam olarak o anda kalamıyoruz. Anda kalamadığımız içinde hiçbir şeyi hakkını vererek yapamıyoruz. Aslında her şeyi yarım yaşıyoruz ve şimdinin güzelliğin kaçırıyoruz.

Şu an durun ve kendinize şu soruyu sorun; Tam şu an yolunda olmayan bir şey var mı? Mutsuz musunuz? Tehlikede misiniz? Aslında bir çoğumuzun buna cevabı hayır değil mi? Şu anda güvenli bir ortamda bu yazıyı okuyabiliyorsanız, aslında şu an hiçbir sorununuz yok demektir. Bakın burada yarınki toplantınızdan, dünkü sorunlarınızdan bahsetmiyorum. Sadece şu andan.

Aslında birçoğumuzun yaşadığı anla değil de geçmişle veya gelecekle sorunu var. Bunların üstesinden gelebilmek için geçmişte yaşadığımız problemleri o anda çözüme kavuşturmamız gerektiğini düşünüyorum. Hepimizin farkında olduğumuz bir şey varsa o da çözmediğimiz problemlerin peşimizi bırakmadığı ve bize anı yaşatmadığıdır. Sadece geçmişte ve gelecekte anda kalmamızı engelleyen problemleri izole ettikten sonra anda kalabiliriz.

Hayatımızın çoğu aslında hiç gerçekleşmeyecek senaryoları kafamızda kurmakla geçiyor. Geri kalanı da geçmişte yaşadıklarımızı tekrar tekrar kafamızda oynatmakla.

Yaşadığımız her anı tadına vararak, farkında olarak yaşamanız dileğimle.

Şuan kaç yaşındaysanız burda kalın.