Ceylan Güzel
“Moda kadınlar içindir” algısı günümüzde tamamen değişti. Artık erkekler biz kadınlardan daha fazla giyimine dikkat eder, en az bizler kadar alışveriş yapar ve modayı daha yakından takip eder oldu. Yanlış mıyım? Kesinlikle hayır! Peki erkekler bizim gözümüzden nasıl görünüyor? Nelere dikkat etmeliler? En önemlisi giyim konusunda yapılan yanlışlar nelerdir? Zamanımız uzun, tek tek bu yanlışları gözden geçirelim o halde.
İlk olarak değinmek istediğim önemli bir nokta var. Lütfen artık paçalarınızı katlayıp çorapsız ayakkabılarla elmalı nargile gibi gezmeyin. Bunu neden yapıyorsunuz ve bu modayı kim başlattı? Çorapsız giyilen ayakkabıya tahammül edilebilir ama neredeyse dize kadar kıvrılan paçalara bakınca her kadının gözleri kan ağlıyor. Kesin bilgi bu yayalım! En önemli ve dikkat edilmesi gereken nokta budur bence. Kırmızı çizgi diyelim bu kurala. Görüntü hoş mu sizce?
Bir gömlekte dokuz tane düğme varsa yedisi açılmaz. Bundan emin olalım önce. Yukarıda bahsettiğim elmalı nargile kombini içinse evet açabilirsiniz ama şık ve dikkat çekici görünmek istiyorsanız lütfen yapmayın. O düğmeleri açmak yerine kendi tarzınıza uygun aksesuar ya da kazakla tamamlayın kombininizi. Gömleğin yakasına taktığınız broş, kravat bağlama şekliniz bile sizi bir adım öne çıkarır. Gömleğin üzerine kazak giyilecekse ne çok dar ne de çok bol olmalı. Aşırıya kaçan bol kazaklar sanıldığının aksine hoş görünmüyor aynı zamanda dar kazaklar da öyle. Bu detaylara dikkat edelim.
Alışverişe giderken zevkine güvendiğiniz bir arkadaşınız, sevgiliniz, ablanız kesinlikle yanınızda olmalı. Dışarıdan bir göz size bu konuda yardımcı olacaktır. Çünkü bazen yakışıp yakışmadığına bakmadan moda diye alınan kıyafetler var ve bazı markalar inadına üretim yapıyor gibi. Ee ne demiş moda duayenleri: “Moda insanın kendine yakışanı giyinmesidir.” Kendinize yakıştırmadığınız şeyleri dolabınıza eklemeyin, kalabalığa hiç gerek yok. Kaliteli ve zamansız parçaları her zaman bulundurun. Ne kadar gereksiz kıyafet eklenirse kafa o kadar bulanır giyim konusunda.
Diğer önemli nokta ise kuşkusuz bazı beylerin reklam panosu gibi gezmeleri. Büyük logolu Calvin sweatler görmekten BIKTIK. Onun yerine sokak modasını iliklerine kadar kullanmayı deneyin. Düz beyaz veya siyah tişört altına siyah pantolonun modası asla geçmez. İstediğiniz kadar tişörtle doldurabilirsiniz dolabınızı ses çıkarmak yok söz veriyoruz. Yeter ki reklam panosu olmayın. Ayrıca lütfen Converse giyilen o müthiş yıllara dönebilir miyiz?
Converse demişken salaş olmayı ve sokak stilini abartmamak gerekiyor. Alışılmışlığın dışına çıkın, farklı renkleri deneyin her zaman siyah veya lacivert giyilecek diye bir kural asla olmamalı. Bunu kafanızdan atın. Fakat şuna dikkat edelim kataloglarda gördüğümüz kombinler kıyafetleri tanıtma amaçlı reklam çekimleridir. Eğer marka çekimlerinde değilseniz abartılı ve salaş kombinlerden uzak durun.
Retro görünüş son zamanların ön planda olan moda akımıdır fakat retro görüneceğim diye 80 yaşına çıkmayın. 90’lardan ilham alın ama 90’ların 80 yaşından değil yine kendi yaş grubunuzdan. Eskiler gerçekten giyinmeyi biliyor!
Vücudunuza göre giyinmezseniz komik bir görüntü çıkabilir ortaya. Deri ceketinizin sizi ambalaj gibi sarmasına hiç gerek yok. Ayrıca salın biraz rahat bırakın kollarınızı. Yırtık kot modasını bir kenara atalım artık “KOT” diyorum siyah pantolon değil. Yırtık kotları kenara kaldırırken beyaz çorapları arada sırada çıkarabiliriz. Biraz “Jailhouse Rock” takılmak kimseyi rahatsız etmez.
Şimdilik şikayet ve önerilerim bu kadar umarım faydalı olmuştur sizler için. Eklemek istediğiniz şeyler varsa yorum yaparak benimle paylaşabilirsiniz. Beyler gözüm üzerinizde. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere!
